Herkese merhaba ☀️🌞😃
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir ve güzel bir hafta sonu geçirmenizi diliyorum. Bugün size aldığım bir eğitimde önerilen on sekiz filmden ikisini paylaşacağım. Önerilen on sekiz filmden üçünü ( Stanford Hapishane Deneyi, Başkanın Adamları, Bizim Adımız Kriz filmleri) sizlerle paylaşmıştım. The Hunt (Av) filminde; ana karakterimiz Hırvatistan’da bir ev tutar ve orada insan avı için insanlar toplar. Topladığı insanlar, en son bulundukları yerden nasıl o ormana geldiklerini hatırlamazlar ve ağızları bir ağızlık ile bağlanmıştır. Ağızlıktan kurtulmaya çalışarak hem insan avından kurtulma hem eski hayatlarına dönme hemde yaşananları anlatmak için kendi yaşadıkları yerlere dönme çabaları, yaşadıkları ve kimsenin onlara inanmaması anlatılmış. Olayların gerçekliğini araştıranlar ise gerçeği, bunu planlayan ana karakterimiz ike iletişime gçetiğinde ise olaylar daha da çıkmaza girer.
İkinci filmimiz ise Rwanda Oteli filminde; Hutular ile
Tutsilser arasında çıkan savaş ile binlerce insan birbirini öldürür. Dünyadaki hiçbir ülke, hiçbir insan parmağını kıpırdatmaz.Bir oteli olan Paul, 1200 kişiyi oteline alarak otelini sığına çevirir. Herkes Paul’a güvenmektedir. Çünkü hangi taraftan olursa olsun bir insan olarak ve bir yakınıymış gibi yaklaşması nedeniyle güvenmektedir. Çok uzun zaman sonra askerler olaya el atarak kurtarma çabasına girer ama bu da göstermeliktir. Paul için yardım etme daha da zorlaşır. Bu iki film hayatı sorgularken, kendimizi ve insanlığı sorgulatıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder