Herkese merhaba ☀️😃🌞
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir ve güzel bir hafta geçirirsiniz. Bu dört kitaplık seriyi daha önceden okumuştum ama tekrar okumaya karar verdim. Bu yıl ve sonraki yollarda oklusunun bazı kitapları tekrar okumaya karar verdim, yeni çıkan kitapları okumanın haricinde. İlk kitabımıza 5 Mart akşamı başladım, 6 Mart akşamı bitti. Yazarımız, Küçük Şeyler isimli programından yararlanarak yazmış. Zihinsel, toplumsal ve bedensel olarak algılarımız, düşünceleriniz, ben merkezci yaklaşımlarımız ile yaşamımıza devam etmemiz; büyük şeyler peşinde olmamız, kusursuzluğu
aramamız ve mükemmeliyetçi olmamız ile mutsuz olmamızı anlatıyor. Oysa sağlık, huzur, elimizdekilerin güzelliği, sevdiklerimizin sağlığı ve huzuru, sevdiklerimiz ile geçirdiğimiz şeyler, küçük olsa da küçük görünse de ne kadar kıymetli, özel ve güzel olduğunu fark etmemizi sağlıyor.
İkinci kitabımıza 6 Martta başladım ve aldığım eğitimin aralarında da okuyarak aynı günün akşamı bitirdim. Tulumbacılar Sendromu; yazarımız literatüre kattığı bir kavram ve yangın söndürmeye giderken kavgaya tutuşan tulumbacıların yangını unutması olarak tanımlıyor ve bunu da en özet haliyle hedefe giden yoldan sapmak olarak özetleyebiliriz. İşte, okulda, evde, evlilikte ve daha bir çok yerde karşımıza çıkıyor. Diğer iki başlıkta ise iletişimin önemi, dürüstlük; küçük şeyleri küçümsememek, kıymet bilmek, ihtiyaç olanı kadarıyla yaşamaya, paylaşmayı, her şeyi adil bir tartıda tartmayı anlatıyor.
Üçüncü kitapta yaşamı kaçırmamız, ertelememiz, toplumsal ve çevresel faktörler ile yaşamamış, kendi istediğimiz hayatı yaşamak yerine başka hayatları yaşamayız, ilişkiler çok güzel, az ve öz bir şekilde anlatılmış. Keyifli ve akıcı idi. Bana farklı bir bakış açısı kazandırdı. Çünkü kendimde değiştirmek istediğim, hayatımda yapmak istediğim şeyler ile ilgili daha iyi görüp değerlendirmemi sağladı.
Dördüncü ve son kitapta işte, okulda, evde, evlilikte; kısası her yerde ve her şeyde adil şartlarda adil yaşamak, eşit olmaktan bahsedilmiş. Bulunan ortamda sevgi, saygı, dürüstlük, demokrasi, kırmamaya özen gösterme, açık ve net olmak, karşınızdaki kişinin rol modelimiz olmadığı için birey gibi davranmak gerektiğini, duyguları ve her şeyi paylaşmayı anlatıyor. Rol modellerin hayatın birçok alanında nasıl etkili olduğunu, erkeklerin üstün olmadığını ve kadınla erkeğin eşit olduğunu anlatan bir kitap.
Dört kitaplık bu seriyi tavsiye ederim. Öğretici, fark ettirici bir yanı var. Belki okurken kendinizde bir şeyi fark edip değiştirmek istediğinizde size yardımcı olacak bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder