Nasılsınız? Haftanız nasıl geçiyor? Stephen King’in Kan Varsa kitabını tavsiye ederim. Birbirinden güzel dört hikaye bulunmakta. Yazarımız Ege balıkçılarının ve hayal kırmaktan bile mahrum olan göçmenlere değinmiş. Ana karakterlerimiz Mustafa, Mesude ve bebek Samir üzerinden anlatılıyor, her şey. Tavsiye ederim. İyi okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Haftanız nasıl geçiyor? Kitabımız akıcı ve güzel. 2020 yılında yaşanan İzmir depreminde kaybettiği yeğenlerine ve bu depremde hayatını kaybedenlere ithaf edilmiş. İlk kısımda 2010 yılı Eylül ayına Urla’ya gidiyoruz.Oktay Onur Yortan’ı ve yanında çalışmaya başlayan ana karakterimizin yaşadıklarını okuyoruz. İkinci kısımda Oktay Onur Yortan’ı tanıma fırsatı bulurken, diğer ana karakterimizin yakın arkadaşının oğlu ile ilgili edindiği bilgi ile umudu yeşeriyor. Üçüncü bölümde ise diğer ana karakterimiz olan Nona’nın hayatını ve Oktay Onur Yortan ile ilişkisinin ne olduğunu öğrendiğimiz bir kitap. Çok ama çok güzeldi. İyi okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. İlk olarak okuduğum kitapları paylaştıktan sonra oluşturduğum kütüphanemin resimlerini paylaşıyorum. Umarım daha da büyür, kütüphanem. Temmuz ya da Ağustos ayında yeni okuma zamanım ile ilgili de bir paylaşım yapmayı düşünüyorum. Kitabımızı biraz sonra paylaşacağım ama ilk önce öneri kitaplarım var. Önereceğim kitapların listesinden sonra nasıl okuduğumu da anlatacağım. Ve en son kitap yorumuma geçeceğim. 😊
Size önereceğim birkaç kitap var; Mizancı Murat-Turfanda
Bolca tekrara düşmesine rağmen; her şeyi cinsiyet ne olursa olsun yapabileceğini, çocuk yetiştirirken eşitliği ve her şeyi yapabileceğini öğretme, toplumsal - sosyal - siyasal ve dinsel eleştirilerinde yer aldığı güzel bir kitap. Keyifli okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Haftanız nasıl geçiyor? Kitabımızın sekizinci kitabında 1. Dünya Savaşı işlenmiş. Gerginlik, endişe, babası savaşa katılmış ve öksüz kalmış bir yavruya annelik yapan Anne ve yaşadıkları ele alınmış. Günlüğü, mektuplaşmalar bolca yer alıyor. O dönemi ve duyguları, yaşananları hissettirmesi oldukça güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. KPSS sınavına girecekler başvurularını yapmayı unutmasınlar. :) Kitabımızı beğendim. Aşkın, sevginin, bağlılığın ve sadakatin bir günlükte mükemmel bir şekilde anlatılması yer alıyor. Gerçek hayatta böylesine bir aşk, sadakat v e güven var mı, bilemiyorum ama içinizi ısıtacak, sorgulatacak güzel bir kitap. İyi okumalar. :)
Nasılsınız? Bugünün son kitap yorumu. Yazarın “Göç Çağı” kitabında birbirinden güzel, kendinizden birer parça bulabileceğiniz, anlatmak istediğimiz ama anlatamadığımız şeyleri bulabileceğiniz ve duygularımıza tercüme olan bir kitap. Yazarın bir diğer kitabı olan “Küskün” ise her şeyden birer parça ile karşımıza çıkıyor. Bize çok şeyi hatırlatıyor. Unuttuğumuz, alıştığımız ve gözümün alıştığı şeyleri tekrar hatırlatıyor. Hem Göç Çağı hem Küskün kitabında kendinizden çok şey bulacaksınız. Çünkü ben çok şey buldum. Yazarın okuduğum diğer kitabı ‘İs’ ise bana çok şeyi düşündürdü. Bizi iyi ya da kötü yapan nedir, neye ve kime göre iyi ya da kötüyüz, karşımızdaki kişiyi iyi ya da kötü yapan nedir, kendimizi ne kadar seviyor ve sarıp sarmalıyoruz sorularını düşündürdü. Kendime dönmemi sağladı. Yazarımızın tüm kitaplarını tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸🌺
Nasılsınız? İyisinizdir, umarım. Bugün ikinci yayınım. Bu yayınımdan sonra bir paylaşımım olucak. Bu hafta psikoloji yayınlarım için ‘uzmklpsikologyagmuronal’ isimli instagram hesabımı ziyaret edebilirsiniz. Kitabın çizimleri Abidin Dino’ya ait. Ana karakterlerimiz; Ahmet, Gülbahar, Mahmut Han, Sofi ve Memo. Ahmet evinin önünce bir at bulur ve sahiplenir ama atın sahibi Mahmut Han’dır. Mahmut Han, atının Ahmet’te
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bugün sizlerle bu paylaşımla beraber üç yayın paylaşacağım. İki Yaşar Kemal kitap yorum ve Sedat Delioğlu’nun üç kitabının yorumunu paylaşacağım. Trabzonun terk edilmiş kasabası olan Yokuşlu’ya Posta müdürü olarak atanan Remzi Bey, eşi Melek Hanım’la beraber trene binerek yola çıkarlar. Köyün yakınında indiklerinde kimse yoktur. İstasyon müdürü, görevli için bakınırlar ama kimsecikler yoktur. Sonunda bir ışık görürler ve görevli Sadrettin Bey çay ikram eder. Niçin geldiklerini sorduğunda ise hemen Ankara’ya geri dönmelerini söyler. Melek hanım ve eşi Remzi bey şaşırarak sebebini sorarlar. O kasabada birler olduğunu, kimsenin o kasabaya girmeye cesaret edemediğimi, kimsenin ne olduğunu tam bilmediğini söyler. O kadar yol geldiklerini ve bir bakmak istediklerini söylerler ve yolun karşısından minibüse binerler. Şöför köyün
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.Bu haftaki psikoloji paylaşımlarım için ‘uzmklpsikologyagmuronal’ instagram hesabıma bakabilirsiniz. Serimizin son kitabı.Serinin devamı gelir mi, bilmiyorum ama serinin en güzel kitabıydı. Emily, liseyi bitirdikten sonra evine geri döner ve teyzesi onun büyüdüğünü kabullendiği birkaç hareketle gösterir. Ayrıca kitap yazmıştır. Üç kez reddedilmesine rağmen başka yayınevlerine göndermekten de vazgeçmez. Cesaretinden dolayı ve ısrarından dolayı tebrik ediyorum. Çünkü ben mesleki hayatımla ilgili gerçekleştirmeyi düşündüğüm birkaç şey için bile kaygılanırım ve cesaret konusunda tereddüt yaşarken böyle davranması çok hoş. Bana da ilham oldu. Kuzeninin evliliği ve kendisinin de evlenmeye karar vermesi çok güzeldi ama kendisinin bir anda aşık olması ve evlenmeye karar vermesi beni şok etti, diyebilirim. Evlilik hazırlıkları ve heyecanına ortak olmak güzeldi. Ara ara serinin ilk iki kitabına da göndermeler yapılıyor ve ilk iki kitap yorumuma da bakmanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
