Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Connell ve Marienne, İrlanda’nın küçük bir şehrinde aynı okula giden ve birbirine iki zır ana karakter. Connell popüler ve başarılı, Marienne ise içe dönük ve dışlanan biri. İkili bir sohbete başlar ve iyi arkadaş olurlar. Sohbet, ikilinin hayatının değişmesini sağlar. Liseden üniversite dek uzanan hikayede aşk, çekim ve arkadaşlık işlenmiş. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Yazardan okuduğum beşinci kitap. Türk ve Ermeni toplumların geçmişlerine ve ilişkilerine yönelik detaylı yaptığı araştırma ile karşımızda olduğu kitap. Dostluk kurma çabası, ağrılı geçmiş, yüzleşmeler, ziyaretler ve anılardan oluşan mükemmel bir kitap. Herkese iyi haftasonu olmasını diliyorum. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Aralık aynın ortasına yaklaştık ve nasıl geçti anlamadım, şimdiden. Yazarın daha önceden üç kitabını okumuş ve çok beğenmiştim. Bu kitabını da çok beğendim. Akıcı ve yalın bir anlatım var. İçinizdekileri çok güzel ortaya çıkartan bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılısınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Benden randevu ve bilgi almak için instagram uzmklpsikologyagmuronal veya doktor takvimi uygulaması ile yapabilirsiniz. Dün ve bugün attentioner eğitimi aldım. Açıkçası aldığım hocadan da kurumdan da memnun kalmadım. Hem acelemiz varmış hızlı gittik hemde hoca gergin geldi. Belki de ben hocayı yanlış anladım ama havada kaldı bir şeyler. Bu arada dün akşam evdeki kitaplığı düzenledim, tiktok üzerinden uzmklpsikologyagmuronal hesabından bakabilirsiniz. 😃
Sokullu Mehmet Paşanın Vişegrad’a yaptırdığı köprü ve çevresinde yaşananlar ele alınıyor. Yazar olayları anlatırken kronik bit sırayla değil; bölgenin masallarını, efsanelerini, gelenek ve görenekleri i de katması kitabı çekici ve güzel hale getiriyor. Kusursuz bir tarafsızlık olduğunu fark ettim. Böylece kitap daha da güzelleşmiş. Anlatırken kendi duygu ve düşüncelerini değil, insanların o sırada ne düşünüp davrandıklarını anlatıyor, herhangi bir siyasi ve dini görüş yok.
Yazar Drina nehrini, köprünün olduğu kasaba ve yöre coğrafyası ile boşalmış ve böyle olması daha iyi olmuş. Köprü için söylenenler ve köprü efsanelerine yer verilmesi güzeldi. Drina’nın olmadığı yollara ve o dönemdeki yaşamdan bahsedilmesi kitaba ayrı bir hava katmış ge diğer kitaplardan ayırmış. Sokullu Mehmet Paşanın nasıl İstanbula götürüldüğüne de yer verilmiş. Yazar bir ileri bir geri giderek anlatması arada karmaşa yaratsa da bir bütünlük içinde. Köprünün yapılışı ve halkın köprünün bir hayır getirmeyeceğini düşünmeye başlar. Bu düşünceye de Abdi Ağa baskı kurduğu için olmuştur. İnşaatı sabote etmek isteyen Rafisav kazığa geçirilir. Ve bu detaylı anlatılması hoş değildi. Osmanlı’nın Balkanlar’dan çekilişi de anlatılıyor, ayrıca.
Tavsiye ederim. Genel olarak başarılı bir kitap. Keyifli okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hoşgeldin, aralık. Yollar önce okuduğum bir kitabı tekrar okumak güzeldi. Karakterlerimiz adanın sahibi Una Nancy Owen, yaşlı yargıç Lawrence Wargrave, genç öğretmen Vera Claythorne, ordudan ayrılmış yüzbaşı Philip Lamvard, emekli general McArthur, zengin olduğu kadar yakışıklı ve serüvenci Tony Marston, zengin olduğu kasar yakışıklı ama orta yaşlarda olan doktor Armstrong, eski polis müfettişi Blore, konukları karşılayan uşak Rogers, uşağın eşi bayan Rogers.
On kişinin bir adada olduğunu ve her birinin birbirinden gizledikleri sırları olduğunu ve söylemekten korktukları için sakladığı sırları olan on kişi Zenci Adasındaki ıssız bir malikaneye davet edilir, Bu davete herkes gider ama ev sahibinin ortada olmaması ve çözülmesi gereken bir şiirle karşılaşırlar. Karanlık sırları çözemezlerse adada mahsur kalacaklardır. Sırlarını anlatan her kişi ölür ama neden ölürler? Bu sorunun cevabını bulduğunuz bir kitap. Zekice ve ustaca yazılmış bir kitap. Yazarın kalemini ve anlatımını beğendiğimi söylemeliyim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Kasım ayı da nerdeyse bitti ve yolun son ayına geldik. Kitabımızın ana karakterleri ünlü romancı Ariadne Oliver, gazla meraklı Bayan Burton Cox, geçmişte yaşananlardan dolayı endişelenen Celia Ravenscorft, Celia’nın sevgilisi Desmond Burton Cox, Celia’nın babası Sir Alistair Ravenscroft, Margaret’ın kızlardeşi Dorotjea Jarroe, polis müfettişi Garroway, özel dedektif Goby, İsveçli dadı Maddy Rousrlle, Celia’nın mürebbiyesi (öğretmeni) Zelie Meauhourot ve Herkule Poirot.
Poirot’un elinde bir köpek, dört peruk, bir doktorun anıları, iki hikaye, biraz dedikodu, iki tabanca, bir miras, malaya, meşru olmayan bir çocuk ve yaşlı bir kahya kadın ipuçları vardı. Birde yanıtlaması gereken sorular vardı. Olay gerçekte çifte bir intihar mıydı? Elçinin hayatına başka bir kafın karışmış mıydı? Lady Ravenscroft başka birine mi aşık olmuştu? Son haftalarda köpek neden değişmişti? Fil hafızalı kişilerden söz eden anormal kadın kimdi? Çocuklar gerçekten kazaya mı uğramıştı? Molly neden o kadar peruk almıştı? Kadının ciddi bir hastalığı mı vardı? Çocuklar bu esrarlı olaya karışmışlar mıydı? Para sorununun bu olayla ne ilgisi vardı? Akıcı ve güzel bir kitap. Bir solukta merakla okuyacağınız bir kitap. Keyifli okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Cesaret, cesaret edememe, hem kendimizin hemde karşımızdakilerin yapamayacağına dair inançlarında yapabilmelerinde destek söylemleri, hem kendi hemde karşımızdakinin kuyusunu kazma gibi birçok konuya değinilmesi ve anlatım oldukça güzeldi. Bölümler arası bağlantılarda güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Kasım ayı da ne kadar hızlı geçti. Bitmesine son on gün kaldı. İki cilt halinde yayınlanmış bir kitap. Her iki cildin de kalınlığı sizi korkutmasın. Anlatım ve içerik oldukça güzel. Bu nedenle hızlıca bitiyor. Bir hafta okumaya ara verdiğim için geç biten bir kitap oldu, benim için. Ana karakterimiz Jean Valjean karakterini yazarken bir arkadaşından yararlanmış, yazarımız. Başından geçen birçok olayı kitaba yansıttığını görüyoruz. 1815-1832 yilları arasında geçen bir kitap. Jean koz kardeşinin açlığı nedeniyle ekmek çalar ve yakalanır. Hırsızlık yüzünden beş yol hapise mahkum olur. Kaçma çalışmasaydı 19 yıl alır. Özgürlüğüne kavuştuğunda ise çok değişmiştir ve toplum tarafında dışlanır. Yollar sonra Jean sahte bir kişilik ile iş hayatına atılır ve başarılı olur. Sevilen bir kişi olur. Geçmişi onu takip eder ama önlemini alır. Jean’ın hayatına giren kadın fakir bir işçidir ama babası olmadığı için işini kaybeder ve hayat kadınlığına sürüklenir. Jean’ı kurtarır ama yaşadıklarına dayanamayarak Fantaine ölür. Jean’dan kozuna sahip çıkmasını ister. Jean sürekli yaşadığı olaylarla iyi birine dönüşerek değişir. Yaşanan ihtilal ve Marius ayaklanmalarının arasında yer alır. Daha fazla spoi vermeden okumanızı tavsiye ederim. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir cuma ve haftosonu diliyorum. Rüyalar Karabasanlar 1 kitabı birçok hikayelerden oluşuyor. 3 kitaba bölünerek yayımlandı, ülkemizde. Kıvrak zekasının be güçlü kaleminin etkisini görüyoruz. Yazarın okuduğum kitaplarından farklı. Beğendiğim bir kitap oldu. Yüzyılın Suçlusu Blaze kitabında ise ana karakterimiz ailesinden alamadığı sevgi nedeniyle nasıl kötü biri olduğunu gösteriyor. Aslında bunu çevremize baktığımızda da görürüz. Sevgisiz ve şiddete uğrayan, ezilen çocuklar ilerde eşlerine, çocuklarına ve çevresindeki herkese fiziksel, sözel ve psikolojik şiddetten birini ya da hepsini uyguluyor. Ana karakterimizi o kadar iyi anlıyorum ki. Duygularını ve neyi neden yaptığını o kadar iyi anlıyor ve hissediyorum ki. Her iki kitabı da tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir cuma ve haftasonu diliyorum. Orhan Kemal okumayı çok sevdim. Kalemini ve anlatımını beğendiğim bir yazar. Kitabımız tiyatro ve film olarak oynatılmış, en son Son Bekçi adıyla Müjdat Gezen tarafından oynanmıştır. 1925 yılında mübadele ile annesi ve kardeşleriyle Türkiye’ye, Çukurova’ya göçen Murtaza dürüst, malı mülkü olmayan, teklif edilenleri kabul etmeyen ve ailesi ile arası açılan biridir. Tek kahramanı şehit olan sayısıdır. Zor olsa da mahalle bekçiliği işine girer. Çok sert bir bekçi olur ve altı çocuğu (3 kız 3 erkek) olur. Herkesi intizama sokmata çalışır. Herkes gündüz çalışsın, geceleri uyusun kafasıyla çalışmaktadır. Işığı gördüğü evin kapısına bile dayanır, böyle bir kafada olduğu için. Mahalle bezince, Emniyet müdürünün yakını olan fabrikada gece kontrollüsü olarak işe girer. Bu fabrikadakilerinde canından bezdirir. Kral gibi görmesi nedeniyle evlatlarından darbe görür. Ki Murtaza iş hayatımızda, aile hayatında ve sosyal hayatta görebileceğimiz bir kişi, karakter. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazarın Trendeki Kız ve Karanlık Sular isimli iki kitabını da okumuş biri olarak güzel bir kitap çıkarmış. Kalbimin kırıklığı, uykusuz geçen ve köyü bir gece geçirmiş biri olarak bu kitabı orta şekerli buldum. Londra’da genç bir adam korkunç şekilde öldürülmüş olarak bulunur ve onu tanıyan üç kadın hakkında soru işaretleri olur. Laura, bu genç adamı teknede gören son kişidir. Teyzesi Carla ise hem onun hemde vefat eden bir başka aile üyesinin yasını tutar. Miriam ise kendisi sır gibi polisten saklayan komşudur. Ölen adamla, bu üç kişi ayrı bağlantıları olmasına rağmen yanlışları düzeltmek için içleri yanıp tutuşur. Akıcılığı ve anlatımı güzel ama diğer kitapları ilgin orta şekerli buldum. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Kötü geçen bir gecenin ardından kitap okumak iyi geldi, bugün. Topal olan Eskici ve iki oğlumun özlemlerini, hayallerini ve hayallerini gerçekleştirmek için verdikleri mücadeleleri, her şeylerini kaybederek düşüşlerini anlatılıyor. Herkesin bir derdi, çözmeye çalıştığı şeyler var. En zoru anlayışsız, bencil, hayatında bir baltaya sap olmamamış, baskıyla ve şiddetle büyümüş birinin baba parasıyla kurduğu hayatta büyüklenerek hiç yoktan her seferinde bir bahaneyle çevresindeki insanları parayla ve sözel fiziksel şiddetle terbiye etme çabasını gördüm gibi. En azından bana öyle düşündürdü. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir pazar diliyorum. Yazarımızın Yalancı Dünya, Cemile, Dünya Evi, Baba Evi, Avare Yıllar, 72. Koğuş ve Ekmek Kavgası kitaplarını okuduktan sonra okuduğum kitabı. Kalemini ve anlatımını oldukça başarılı buluyorum. Güçlü bir kalemi ve anlatımı var. Dönemi, bugüne ışık tutmasıyla harika bir kalıcı eser. Halide Edip, Sabahattin Ali, Halikarnas Balıkçısı, Edip Cansever, Turgut Uyar gibi güçlü anlatımı ve kalemi var. 50’li ve 60’lı yıllarda göçler ve inşaatlarla değişmeye başlayan ve okuduğum şehir olan, temelli memleketime dönmüş olsam da çok sevdiğim İstanbul’a göçmüş Anadolu insanından nasiplenmeye çalışan aç gözlü kargaların ve insanların sırtına basarak değişen sistemi anlatan eşsiz bir kitap. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazar Perinin Ölümü isimli polisiye kitabını 2022 yılında yazmış. Mezun Cinayetler kitabını 2021 yılında yazmış ve bu kitap ilk polisiye kitabı. İlk defa bu türde yazmasına rağmen güzel bir iş çıkarmış. Tamam bir Agatha Christie, Ahmet Ümit, Jean Christopher Grange kitapları kadar etkili değil ama yine de beğendim. Diğer kitapta da olduğu gibi cinayetleri çözmeye çalışan Perihan Uygur ve ekibi. İstanbul'un köklü okullarından birinin mezun öğrencisi, mezun olduğu okulda intihar eder ve bu intiharla beraber üç cinayer soruşturması yapan Perihan hanımın nasıl bi yol izlediği anlatılıyor. Tavsiye ederim. Her ne kadar bu iki kitabı orta şekerli olsa da. Keyifli okumalar. 🌹
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazarın ilk kez yazdığı türde okumak güzeldi. Ünlü romancı Nasir Surkultay'ın eski eşi ve çevirmeni Balattaki evinde ölü bulunur ve intihar ettiği düşünülür ama olayın böyle olmadığı soruşturmayla ortaya çıkar. İlk kez bu türde yazmasına rağmen başarılı bir kitap olmuş. Diğer kitapları daha iyi olsa da bu kitapta diğer kitapları kadar iyiydi. Kesinlikle okunmalı diye düşünüyorum. Akıcı ve güzel. Virajlı yollar gibi hareketli ve dikkat isteyen bir kitap. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🫶
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazarın kalemi güçlü ve güzel. Anlatımı muhteşem. Masal türünde mükemmel bir eser ortaya koymuş. Beş farklı ülke ve beş farklı prens bir gece nasıl bir tesadüfse aynı rüyayı görürler. Kadim kentte yaşayan bir genç kız, güzellik halinde dolaşır ve o kızı görenler bir daha hayatını eskisi gibi sürdüremez, eski hakikatleri yıkılır. Aşkın doğasına dair yazılan bu kitapta, bu beş prensin Sevda uğruna aldıkları yol, bu yolda yaşadıkları ve gal maceralarını akıcı bir şekilde ülkeleri ve prensleri geze geze öğreniyoruz. En güzel saatlerinden birini bugün iki kitapla yaşadım. Refet kitabını ve bu kitabı tavsiye ederim. Gerçek dünyaya dönmek zor oldu. Keyifliokumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Ekim ayıda çabuk geçmedi mi, sizce de? Yazarın anlatımı ve olay örgüsünü çok beğendim. Kitaba adını veren Refet’in çocukluğundan gençliğine, gençliğinden kadınlığına birçok yaşam döngüsünün içersinde yoksul bir kız olarak ve annesiyle babasını kaybedip, öğretmen okulundan mezun olarak ayakları üzerinde durma hikayesini okuyoruz. Kitabın içine daha ilk cümleden giriyorsunuz. Birçok duyguyu da bir arada yaşıyoruz. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta sonu diliyorum. Asena, Sinan, Defne, Zeynep ve Berk ana karakterlerimiz. Herbirinin bir lakabı var. Onları o yapan lakaplar. Birde sevdikler Ahbap isimli bir köpekşeri var. Okullarında bir kütüphane olmasını istiyorlar grubunun İçin uğraş verirken yaşadıkları anlatılıyor. Onların arkadaşı gibi hissedip onlarla beraber hareket ediyorsunuz. Akıcı ve güzle bir kitap. 7 yaş ve üzerine hitap eden bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ve seri biter, yazarım elimde olan son kitabına ise yarın başlayacağım. Daha çok Serra’nın kızından okuduğumuz bir kitap. Serra’yla ilgili çok bilgi edinememişim bir kitap. Yine de armut dibine düşermiş, Serra’nın kızı da Serra’nın kopyası sanki! Bir hafta içinde nasıl bitti anlamadım ama tekrar okuduğum, iyi ki okuduğum dediğim bir kitap. Serra’yla çıktığım yolu kızıyla bitirmek güzeldi. Bazı kitaplar ve seriler özeldir. Tıpkı bu seri gibi. 11 yaş ve üzeri herkese hitap eden bir seri. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Serinin sonuna yaklaştım. Bu kitapta her şey normale dönmüş ve Serra ile kızı hem güzel bir Çeşme tatili yapmış hemde birçok şeyi çözmüş olarak İstanbul’a dönüşlerini ele alıyor. Canan Tan, İpek Ongun gibi yazarları nedense çok seviyorum. Kalbe öyle güzel dokunuyorlar ki… Anlatımını, akışını, Serra’nın hayatına ortak olmak oldukça güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Serinin bitmesine son iki kitap kaldı. Final gibi geldi. Artık hem Serra hemde kızının günlüğünü bir arada okuyoruz. Serra eşi Özgür’le evliliği güzel giderken, Serra’nın Oktay ile karşılaşması, Oktay’ın evliliğinin kötü gitmesi nedeniyle Serra’dan yardım istemesi üzerine Serra ile Özgür’ün kavga etmesi üzdü. Ama kim Serra gibi davranmazdı ki? Herkes tercihini yapmış. Serra’da Oktay’a dönmeyeceğine göre sıkıntı olmamalıydı, bence. Serra’nın kızı Selin ise annesi gibi günlük tutmaya başlamış ve tıpkı Serra gibi. Serra’nın yolundan gidiyor, tatlı Selin. Serra’nın duygu ve düşüncelerine ortak olurken kızının duygularına ortak olmakta güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Serinin son üç kitabı kaldı. Serra, eşi Özgür ile tatile çıkar ve dedesini kaybeder. Bir yandan arkadaşlarının sorunları ve saçmalıklarıyla uğraşırken eşinin iş arkadaşını kıskanmakta başlar. Fazla spoi vermeden iyi ki tekrar okuduğum bir seri oldu. İlk okuduğum yıllara dönmek ve aynı şeyler hissetme, Serra’yla birlikte hissedip davranmak ve ona ortak olmak güzel duyguydu. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bugünkü son kitap yorumum, bir aksilik olmazsa. Yazarın Mektup Arkadaşları kitabını hatırlıyor musunuz? Peki ya oradaki Nilgün ve Şerife karakterlerini? Uzun mektuplarının ardından buluşurlar ve kamp yapmak ödülleri olur. Arkadaşlıkları, dostlukları ve yaşadıkları o kadar güzel ve sıcacıktı ki… Duygularımı ve düşüncelerini ifade edecek kelime bulamıyorum. Yazar dokuz yaş ve üstü herkese hitap ediyor. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Bugünkü ikinci yorumum. Sizi kitap yorumlarımla boğacağım bir gün sanırım. Şimdiden özür dilerim. İçinden paylaşmak geliyor, hemen. Serra’nın bir kızı olmuştu, önceki kitapta ve artık kızı yürümeye başladı. Sanki benim yeğenim gibi hissettim. Teyze olunca böyle oluyor, sanırım. Özgür’ün yeğeni geldi, Almanya’dan ve Serra hiç istemese de misafir etmek zorunda kaldı. Çünkü Özgür, Almanya’daki amcasıyla uzun zamandır görüşmüyor. Atatürk’ü, birinci dünya savaşını vs daha birçok tarihi olayı anlattıkları bir kitap. Bu kitapta aksiyon az diyebilirim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Serra’nın hayat döngüsünün değiştiği bir kitap. Ayrılmalar, ölüm ve doğum yapması gibi birçok şeyin işlendiği bir kitap. Serra’yla birçok şeyi yaşamak ve onunla düşünüp, hissetmek ve davranmak çok güzel ve hoş bir duygu. Seriyi tavsiye ederim. Genç kızlara okumayı sevdirecek güzel bir seri. Keyifli okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Haftanız nasıl geçiyor? Seri her yaşa hitap ediyor. Akıcı ve güzel bir seri. Anlatım ve olay örgüsü oldukça başarılı. Serra, Oktay’dan ayrılmış ve Özgür’le evlenmiş, arkadaşlarının sorunlarına çözüm olmuş ve destek olmuş, Sırma ise Dubai’ye gitmiş ama gizlice geri dönmüş ve Serra’da kalmaktadır. Bu arada Serra yıllarını verdiği firmada küçükte olsa artık ortak olmuştur. Ay Serram, güzel Serram… Bazen, hatta genellikle bende senin gibi hissedip düşünüyorum. Hayat hiç olmadık yerden güzelce dersini öğretiyor. Birçok yerde seninle aynı şeyleri hissediyor, yaşamadığım şeylerde seninle ortak şeyleri hissediyorum. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Seriyi yarıladım ve bitmesini istemiyorum. Kitabımızda Oktay ile Serra iki senedir nişanlılar ve evlilik için beklemektedirler. Ama arkadaşları birer birer evlenmekte ve çocukları olmaktadır. Bu onları çok gerer ama arkadaşlarının mutluluklarına ortak olmakta çok sevindirir. Serra ile Oktay’ın ilişkilerini okurken, okulu bitirip iş sahibi olmaları, aileleriyle ilişkileri ve evlenmeyi anlatan bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Bugünkü ikinci yorumum, farkındayım. Bir yandan saçma da olsa üçüncü kez bir pazarımı evde nasıl geçirdiğimi paylaşıyorum. http://yagmuronal.com/aveyronun-vahsi-cocugu/ yazısı oldukça güzel, ister websitesinden ister instagramdan (uzmklpsikologyagmuronal) gönderilere bakabilir, takip edebilirsiniz. Tiktokta kl.psikologyagmuronal hesabı mevcut. Kabul videolar iyi değil ama doğal olmaya, akımlara karışmadan kendi halinde paylaşımlar var.
Kitaba gelince akıcı ve güzeldi. Serra artık üniversite son sınıftadır. Stajı zor geçse de zevk almıştır. Oktay ile güzel bir yola girmiştir ama bir yerden sonra Oktay ortadan kaybolur. Mezun olma süreci, Ankara’da yaşadıkları, dedesinin hastalanması, annesinin hayatına birini alması ve daha nicesi yer almakta. Tavsiye edebileceğim bir seri. Her yaştan herkesin okuyabileceği bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bugün kitap fuarına gitmeyi planlıyordum ama haftaya haftasonuna kaldı. Birime yakın gitmek daha iyi olur, sanki. Hem yoğunluk azalmış hemde işlerimi erkenden bitirip daha rahat bakabilirim. Kitaba gelince anlatım ve ilerleyişi oldukça beğendim. Keyifli ve akıcı. Serra artık üniversite öğrencisidir, Ankara’da turizm bölümünü kazandı. Cüneyt’le Cüneyt’in hatası yüzünden ayrılmış ve burada, yani Ankara’da, Oktay ile tanışmış, arkadaş sandıklarının arkadaş olmadığını öğrenmiş ve birçok şey öğrenip daha da güçlü, ayaklarının üzerinde daha sağlam duran biri olmuştur. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta sonu diliyorum. Giresun’da üçüncü kitap fuarı bugün itibari ile başladı ve 30 Ekime kadar devam edecek. Serra artık İstanbul’a, yeni okuluna ve arkadaşlarına alışmıştır. Günleri okul ve dershane ile geçerken yazdığı yazıyla Amerika’ya gitmeye hak kazanır. Burada çok güzel geçirir. Ayrıca babasının onu sevgilisiyle tanıştırmadı ve sürekli iş nedeniyle onu görmeyi ertelemesine sinir olur. Her yaş için uygun bir kitap. Anlatım, dil ve olay akışını çok sevdim. Tekrar bu seriyi okumak çok hoş. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yıllar sonra bu seriyi tekrar okuyunca fark ettim ki, yıllar sonra bile Serra’nın neler hissettiğini, yalnız olmadığını hissettiğim bir kitap. Kendine dair farkındalık yaşadığım bir kitap. Bu yüzden iyi ki kitaplar var. İlk kitapta Serra’nın anneyle babası boşanma aşamasındalardı. Bu kitapta boşandılar ve annesi iyi bir iş teklifi alınca İstanbul’a taşınırlar. Serra istemese de taşınırlar. Serra yeni okul ve arkadaşlar konusunda endişelidir. Ama yeni okul ve arkadaşları ile güzel şeyler başarması, yeni ortama alışması ve Cüneyt’le yaşadıklarını okuyoruz. Serra’yı kendim gibi hissettim. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Giresun’da 22-30 Ekim tarihleri arasında kitap fuarı yapılacakmış. Ne kadar güzel bir haber. Yazarımızın kitaplarını ikinci üçüncü kez okuyorum. Serra ana karakterimiz. Serra ailesiyle mutlu Mesut yaşayan bir kız ama annesi ile babasının boşanacağını öğrenince dünyası başına yıkılır. Okul, annesiyle babasının boşanma süreci, annesiyle Çeşmeye teyzesinin yanına gitmesi, Çeşmedeki yeni arkadaşları ve Ankara’ya taşınmaları, yeni ortama alışma çabasını okuyoruz. Günlük yazması ve küçücük bir kızın duygularını okumak çok hoştu. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Birçok hikayeden oluşmakta. 60’lardan sonra yaşanan göç, göçte yaşanan sorunlar, kültürel çatışmalar anlatılıyor, hikayelerde. Her bir hikaye içe işliyor ve karakterler birlikte yol alıp, onlarla birlikte hissedip düşünüyoruz. Yazarın bu kitabını, kalemini ve anlatımını çok beğendim. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Herkese merhaba 🌞☀️😃
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Güzel bir hafta geçirdiğinizi umuyorum. Fatma Aliye'nin güzel bir kitabı ile karşınızdayım. Sadeleştirilmesi beni üzse de anlatımı beğendim. Aşk nedir? Aşkın doğru tarifi nedir? Evlilik nedir? Evliliğin doğru tanımı nedir? Aşk ve evlilik neden karşılaştırılır, kıyaslandırılır? Mehabe'den Fehame'ye yazılan mektuplar ve Fehame'den Mehabe'ye verilen mektupla cevaplar üzerinden aşk ve evlilik hakkındaki görüşleri yer alıyor. Okurken kendi tanımınızı oluşturmayı ve farklı bir açıdan bakıp yeniden değerlendirmeyi sağlıyor. Ki bende yeniden değerlendirip, yeniden tanımlayıp, eski tanımımla karşılaştırma fırsatı bulduğum eşsiz bir kitaptı. Tadı damağımda kaldı. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazarla ortaokuldayken tanışmıştım. 17 yıl sonra tekrar okumaya karar verdim, yazarın kitaplarını. Anlatımını çok ama çok beğendim. Ortaokuldan itibaren herkesin okuyabileceği bir kitap. Ben ortaokuldayken Bilim ve Çocuk dergisinin mektup arkadaşı olmak için bir sayfası vardı. Beni o günlere götürdü.
Yüksel Öğretmenim size ne kadar teşekkür etsem az. Beni ortaokul yıllarına götürdünüz. Öğrencilerinizi mektuplaşmaya özendirmeniz ve teşvik etmeniz çok güzeldi. Nilgün ve Şerife sizi o kadar çok sevdim ki… Nilgün İstanbul’da, Şerife ise yazarımızın yaşadığı Mersin’de. Birbirleri ile mektuplaşmalar, duyguları ve saflıkları o kadar güzeldi ki… Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize, hepimize güzel bir hafta diliyorum. Geç kalmış olduğumu düşündüğüm bir kitap. Kitabımız İkinci Dünya Savaşı sırasındaki bir cezaevi koğuşunda geçiyor. Babasını öldürmekten hükümlü Rizeli Ahmet’e annesinden 150 lira gelir. Cömert Kaptan,koğuştaki herkese yardım eder. Adem babalar geliri artırmak için Kaptan’ı kumar oynamaya zorlarlar. Kaptan kazandıkça kazanır ve koğuşu her şeyiyle onarır. Cezaevi meydancılarından Bobi, Kaptan’dan para almak için kadınlar koğuşundaki Fatma’nın ağzından bir mektup yazar ve bahşişi kapan Bobi, bu oyunu devam ettirir. Gönlünü Fatma’ya kaptıran Kaptan, yemeden içmeden kesilir ve günü geldiğinde hapisten çıkarak Fatma ile evleneceği günün hayalini kurmaya devam eder. Para kaynağı Kaptan gidince Koğuştakiler ile Kaptan’ın ilişkileri kesilir. Fatma’nın gidişinden sonraki üçüncü kışta bu koğuşa uğrayan gardiyanlar Kaptan’ı koğuşum pencere demirlerini sımsıkı kavramış ve kaskatı donmuş bir halde ölü bulurlar. Tavsiye ederim. Anlatımı çok içten. Daha ilk cümleden sarıyor ve merak ettiriyor. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Bugünkü ikinci yorumum. Yazarın okuduğum ikinci kitabı. Sanırım başka kitabı yok. Pazarları bulunduğum ilçede yapacak bir şey olmadığı için çok sıkılıyorum. Bende bu pazarımı kuaföre ayırdım ve yazarın diğer kitabına dün akşam başlayıp, bu sabah bitirdim ve kuaför sonrası kahve eşliğinde bu kitaba başladım. Dilini, anlatımını ve kurgusunu beğendiğim bir yazar oldu. ☺️ Katil bir mesaj bırakır ve 48 saat içerisinde olayı çözmesi istenir. Tabii bu sırada psikoterapinin önemini, olay çözümlemesinde yaşananlar ile kayıpları çok güzel işleyen bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir gün ve güzel bir hafta diliyorum. Yazarımızla tanıştığım kitap. Sebastian Fitzek yazarının yorumunu görünce ve öneri olunca okumaya karar verdim. İyi ki de okumuşum. Sanırım hava değişiminden üşüttüm ve hafif bir kasık, karın ağrısıyla uğraşırken iyi gelen bir kitap oldu. İlk başta yazarın 48 Saat isimli kitabını okumak gerekiyormuş ama ben ikinci kitapla başladım. Kafamda soru işaretleri bıraksa da güzel. Hayalet gibi bir katil düşünün ve bu katili tek gören küçük bir kızdır. Katilin cinayetleri arasındaki bağlantılar ve soruşturma süreci çok iyi kurgulanmış. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Hepinize güzel bir haftasonu diliyorum. Bu arada nasılsınız? Umarım iyisinizdir. 13-14 sene oluyor, yazarı okuyalı ama tekrar kitaplarını okumaya karar verdim. Bu yıl okuma hedefime ise çok yaklaştım. Geçen sene 500 kitap okuma hedefime yaklaşmıştım ama 21 kitap eksikle tamamlamıştım. Bu sene ise hedefine 36 kitap kaldı. Yıllar sonra bu kitabı okumak güzeldi. Yazarın anılarını torunları ve bizlerle paylaşıyor. Sanki sohbet havasında geçiyor ve okurken yazarla sohbet ediyormuş hissi veriyor. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Açıkçası buraya fazla yorum girmedim ama 1000kitap.com sitesindeki hesabıma ekledim. Burası yani blogum bebeğim gibi ama buraya daha çok beğendim kitapları eklemek istiyorum. Yıl sonu okuduğum kitap listemi paylaşacağım. Yalın, evrensel ve içten bir kitap. Derin bir kitap. Hapishanedeki bir çocuğun gözünden anlatılıyor,dünya. Hemde yazdığı mektuplarla. Tereddütle aldığım bir kitap ama iyi ki de almışım. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Okuyup okumama konusunda kararsız kalıp okuduğum bir kitap. İyi ki de okumuşum. Anna, lisede zorbalık görmüş, babası terk etmiş ve temizlikçilik yaparak annesi ile yaşanılır biri. Jack isminde bitinde evlenerek bir kızı oluyor ama kızı bebekken hayatını kaybediyor, bu kaybedil onların ilişkisine zarar verecek ayrılıyorlar. Jack ise dedektiftir ve bulunduğu kentte küçük, olaysız ve sevimli bir yerdir. Kahramanlarımızın hepsi burada doğup büyümesi önemli, bence. Kız kardeşi Zoe ve küçük kızı Olive ile ailelerinden kalan bu evde kalıyor. Anan ise BBC’de muhabir ve Jack’in olduğu kasabada bir kadın ölü bulunuyor.Bu haberi yapmaya gider. Ama çok mutsuzdur. Çünkü geçmişi hatırlar. Lisede zorbalık yapan kişi öldürülmüştür. Hem katilin hem Anna’nın hemde Jack’in gözünden okuyoruz. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Eylül ayı ne kadar çabuk geçti. Akıcı ve güzel bir seri. On yaş ve üzeri için uygun. İlk kitapta Sophie ve iki kız kardeşi ile beraber çıkar olarak çeşitli yerlere verilir. Çünkü babaları anneleri ölünce başka biri ile evlenir ve babaları da ölünce üvey anne evi tek geçindirmek istemediği için çocuklarla beraber çalışma kararı alır. Sophie, cadının yüzünden yaşanır ve kendi haline dönebilmesi için birçok şey ile savaşmak zorunda kalır.
İkinci kitapta Abdullah bir halı satıcısıdır ve ona sarılan sihirli bir halı ile her şey alt üst olur. Hayallerinin gerçek olduğu bir hayata girer; hayallerinin kadını ile tanışır ve aşık olur ama cin bu kızı kaçırır. Prensesi kurtarmak İçin yaşadıkları ele alınıyor. Açıkçası ilk kitaplar bir bağlantı bekledim. Tek bağlantı sihir,büyü,cadı ve cin. İlk kitaptaki karakterlerin bu kitapta da olmasını isterdim.
Üçüncü kitapta Charmain, amcası Norland’ın evine göz kulak olur. Bunu yapmasının tek sebebi ise bol bol kitap okumak istemsizce Peter ise büyücü çırağıdır. Charmain hem Peterla hem lubok denen yaratıkla hemde Elfarmağanını araştırması anlatılmakta. Seriyi beğendim. Çünkü güzel, akıcı, güçlü kalemle yazılmış ve güçlü bir hayal gücüyle yazıldığı belli. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Yıllar önce arkadaşımda gördüğüm bir kitaptı ve seriyi ilgi ile okumuş, her kitabı övmüştü. Ve şimdi yıllar sonra ben okudum ama kesinlikle beğenmedim. Her kitap birbirinden bağımsız ve farklı konular ile karşımıza çıkıyor. Tüm seri boyunca kafamda soru işaretleri kaldı ve bolca boşluk oluştu. Normal kitaplar gibi ilk sayfadan başlayıp, ilk bölümü okuyorsunuz. Sonrasında tercih yapıp o bölümden bu bölüme atlıyorsunuz. Ortak başlangıç birkaç sonuca oluşuyorsunuz ama okuyucu, şahsen özellikle beni, tatmin olmadan kitap bitiyor. Nasıl övüldü bilemiyorum ama hem zaman hemde para kaybı olan bir seri idi, benim için. Okumak isteyenler için keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Keyifli ve güzel bir kitaptı. İçimi ısıttı. Sanal Kütüphane, Ev Kütüphanesi, Gece Kütüphanesi, Cehennem Kütüphanesi, En Küçük Kütüphane ve Soylu Kütüphane olmak üzere 6 bölümden oluşuyor. Sanal Kütüphaneyi Rus Salatasına, Ev Kütüphanesini etli şehriye çorbasına, Gece Kütüphanesini biber dolmasına, Cehennem Kütüphanesini vişneli pastaya, En Küçük Kütüphaneyi sütlü kahveye benzetiyor,yazar. Soylu Kütüphaneyi ise bütün tatları bir arada olarak tanımlıyor.
Hem hak verdiğim hemde hak vermediğim yerler oldu. Ana karakterimiz, mail kutusuna gelen bir mail ile sanal kütüphaneye kayıt olur ve kendi kitabının orada olduğunu görür. Bunun telif hakkının yendiğini ve emeğinin çalındığını düşünür. Ki haklı. Hak vermediğin kısım ise sadece burası. Çünkü kitap fiyatları öyle pahalı ve bazen aradığım kitapları bulamıyoruz, gelmesi uzun sürdüğü için pdf olarak okumak zorunda kalıyoruz. Ana karakterimiz daha sonra kütüphaneleri gezerek, altı bölümde de ayrı ayrı tatlar sunuyor. Her bölümde kütüphanelerin güzelliği ve kütüphaneye gitme, okumaya teşvik ile mükemmel bir eser sunmuş, yazar. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. İkinci kez okuduğum bir kitap. Akıcı ve keyifli. Üç hikayeden oluşuyor. Kitaba adını veren ilk hikayemiz Aşkımız Eski Bir Roman’da yaşadığı cinsel ve psikolojik sorunlar nedeniyle çözüm arayışında olan zengin edebiyat tutkunu olan karakterimiz çareyi roman karakterlerini canlandıran kişilerle ilişkiye girmekle halletmeye çalışır ama bunun onun sonu olacağından habersizdir. Ölümünü araştıran Komiser Nevzat kendini fantezi edebiyatında bulur. İkinci hikayemiz olan Overlokçu Kız’da çalıştığı yerde ölü bulunan kızın katili bulunmaya çalışması ele alınıyor. İki kişi arasında kalıp ilk bulduğum kişinin katil çıkması beni oldukça şaşırttı. Son hikayede ise casusların arasında buluyoruz, kendimizi. Ünlü Rus doktor İstanbul’da kaybolunca gizli istihbarat örgütleri de dahil olunca cinayetin aşktan mı yoksa başka bir şey olduğunu öğrenmeye çalışırken doktoru aramaları ele alınıyor. Detaylar ve ipuçları o kadar güzel gizlenmiş ki. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Yazar, biz okuyucuları 1929 yılı Berlin’ine götürüyor. Avrupa 2. Dünya Savaşının eşliğinde. Anlatımı ve akışı beğendim. İçerik muhteşem. İyi araştırılmak ve kelimeler özenle seçilmiş. Reich’in ileri gelenlerinin güzel eşleri tek tek vahşi cinayetlere kurban gitmesiyle Gestapo Sunayı Beewen, öldürülen kadınların psikiyatristi Simon Kraus, aristokrat psikiyatr Minno Von Hassel katilin peşine düşer ve her yönden sıkıştırılmaları ele alınıyor. Gerilim oldukça yüksekti ve yazar o kadar güzel yazmış ki bırakmak istemedim. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ahmet Ümit’in kitaplarını ve kalemini severim. İkinci kez okuduğum bir kitap. Ana karakterimiz Adnan, birçok başarıya imza atmış solcu bir gazetecidir ama alkole esir olduğu İçin yerini ve şöhretini koruyamamıştır. Gazeteden kovulmuş ve markete gittiğinde üvey kardeşi Doğan’a rastlar. Doğan’ı 20 yıl önce Maltepe Askeri Hapishanede görmüştür, en son. Doğan başının belada olduğunu söylemek Adnan’dan yardım ister. Bu yardım, Adnan’ı eski dönemlerine geri götürür. Ama Adnan bunu istemez ve bulunduğu surumdan dolayı Doğan’ı suçlar. Doğan hem Adnan’ın bunu haber yapması hemde kendini kurtarmak için bir plan yapar ve bu süreçte yaşananları ele alır. Fazla spoi vermek istemiyorum. On üzerinden on verebileceğim, akıcı ve güzel bir kitap. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar . 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bugünkü ikinci kitap yorumum ve yine kitap kulübünün kitabı. Açıkçası benim beğenmediğim bir kitap oldu. Anlatımı beğenmedim. İçerikte hoşuma gitmedi. 1979 yılında Sait Faik Öykü Armağanı kazanmış bir kitap. Sıkı yönetim döneminde yaşamın her anı ve alanında yüreğine bukağı vurulmuş bireyleri ele alıyor, kitap. Bukağı kelimesinin anlamını merak ettim ve bukağı kelimesi kaçmasını önlemek için hayvanın ayağına geçirilen demir köstek ve zincir. Yüreğe vurulan bukağı ise savaşlar, kırımlar, gelip gidenlerin bıraktığı iz ve nicesi ile olduğunu anlatıyor, yazar. Hikayeler bana kopuk kopuk geldi. Bunun nedenini sorgulamak adına hayat hikayesine baktım.
15 Mart 1941 yılında doğup, 4 Temmuz 2003 yılında vefat eden Tomris Uyar Ortaokulu Robert Kolejinde, liseyi Amerikan Kız Kolejinde, İstanbul Üniversitesi Gazetecilikten mezun olmuş. Eğitim hayatına hayran kaldım. Cemal Süreyya ve Ülkü Tamer ile Papirüs dergisini kurmuş, deneme - eleştiri - kitap tanıtma yazıları Yeni Dergi, Soyur, Varlık gibi dergilerde yayınlamış. On öyküden oluşan Yürekte Bukağı ile 1979’da ve 1986’da Yaza Yolculuk kitapları ile Sait Faik Hikaye Armağanı kazanmış bir yazar. İlk evliliğini Ülkü Tamer ile yapmış ve Eylül isimli bir kızı olmuş ama sütten boğulma ile vefat etmiş. Sonrasında Turgut Uyar ile evlenmiş ve Hayri Turgut Uyar isimli İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim görevlisi olan bir oğlu olmuştur. 2003 yılında kanser nedeniyle vefat etmiştir. Belki bu kitapta kopuk hissetmemin sebebi evladını kaybetmiş olmasıdır. Tavsiye eder miyim? Hayır ama okuyacak olanlara keyifli okumalar. 🌸☺️
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Kitap kulübünün Aralık ayı kitabı idi ama Afrikalı Leo kitabı Aralık ayına, bu aya ise bu kitap alınmasıyla her iki kitabı da okumuş oldum ama iyi ki de her iki kitabı okumuşum. Çünkü iki kitapta bana çok şey kattı. İkinci kez okuduğum bir kitap. Filme de uyarlanmış bir kitap. Anlatımı, betimlemeleri ve içeriği oldukça beğendim. Bana görsel, zihinsel ve ruhsal bir şölen yaşattı, iki kez. Toplumsal krizin etkilerini mükemmel bir anlatım ve betimlemelerle birlikte zihne ve kalbe mükemmel işliyor,ulaşıyor. Toz fırtınalarıyla tarladaki mahsullerin mahvolması, Büyük Buhran’da bankaların topraklara el koyması ve göçle gelen sefaleti çok iyi, etkili ve başarılı bir şekilde işleyerek okuyucuya iletiyor. Bir otomobili kamyona dönüştürüp çıktıkları mecburi yolculukta, tüm duygularını (acıdan düşe, açlıktan öfkeye) peşinde götüren Joad ailesinin öyküsüne de ortak oluyoruz. Sessizlikleriyle bir başkaldırmak yapıp, kaygı dolu günleri aşmaya çalışan insanların romanı.
Daha detaylı içeriği anlatmam gerekirse; Tom Joad şartlı tahliye ile cezaevinden çıkmış ve cezaevinde kaldığı dört yılın ardından ailesinin yanına gitmek için köyüne geri döner. Ancak köyü olan Oklahoma’da çiftçiler büyük sıkıntılar yaşar. Neden mi? Tarımda makineleşmesin artması, yaşanan verimsizlikler nedeniyle aileler bu köyü terk etmek zorunda kalır. Joad’ın ailesi de köyü terk eden aileler arasındadır ve bunu köyün eski papazı olan Cosy’den öğrenmiştir. Cosy dine olan inancını kaybetmiştir.Joad, Cosy ile beraber amcasının çiftliğine gider ama omlarında yani amcasının da durumu içler acısıdır. Onlar da diğerleri gibi California’ya gitme kararı alırlar. Çünkü açlık ve işsizlik öyle bir safhaya gelmiştir ki yaşananları iyice zorlaşmıştır. Joad ailesinin bu kararını istemese ve desteklemese de mecbur kalır, kabul etmeye ama bu şartlı tahliyenin kurallarını bozmak demektir ki bence bu nedenle istemedi ve gitmemek için ısrar etti. Çünkü tekrar geri dönmek istemedi ve bir şey olur diye korktu. Bu durumu ailesinden sakilae ve elinde avucunda ne varsa sarıp eski bir kamyonet alıp yola çıkarlar ve Papaz Cosy’de onlara katılmasıyla 13 kişi olarak yola devam ederler. Ailenin büyük babası da bu yolculuğa çıkmak istemez. Kim topraklarını bırakıp gitmek ister ki, zaten. Yaşlı asam yolculuğun başında kalp krizinden ölür. Yolculuğun kötü başlaması, ailenin daha da kötü yolculuk geçirmesine neden oldu. Çünkü başlarına daha da kötü şeyler geldi, yolculukta. Gittikleri her yerde bir türkü iş bulamazlar ve gittikleri yerlerde halk göçmenleri istemez, fazlalık olarak görürler,bakarlar. Aile el birliği ile çalışıp yerleşik hayata geçmek zor olsa da azalırlar ve hakkıyla kazanabilecekleri iş bulmaları zordur. Bana günümüzde de bunun zor olduğunu bir kez daha fark ettirdi ve hakkıyla kazanmanın, iş bulmanın bu dönemde de fazlasıyla olduğunu iyice özümsetti. Yaşanan birçok olaydan sonra Cosy ile Joad yollarını ayırır ve onu arayan liderleri olduğunu görerek yanına gittiği de öldürüldüğüne şahit olur. Bunun üzerine grubun lideri olmaya karar verir. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
