Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Mine Söğüt’ün okuduğum ilk kitabı. Şiirsel bir anlatımı var ve çok beğendim. Aşina olduğumuzu sandığımız ya da bildiğimizi sandığımız hayatların aslında nasıl olduğunu öğrendiğimiz bir kitap. Birbirleriyle tanışık olmayan dört kişinin birbiri ile yollarının kesişmesi üzerine yaşananlar anlatılıyor. Kimi zaman güldürürken kimi zaman tokat etkisi yaratan bir kitap. Keyifli okumalar.
Bugün sizleri kitap yorumumla sizi dolacağım için kusura bakmayın. İlk kitabımızda Kaşgarlı Mahmut’un Divan-ı Lügatı Türk’ü yazmasına seyyah olarak gezmesi,Mahmut’un kelimelere olan ilgisi ve büyüdüğü topraklara geri döndüğünde ardında birçok öğrenci ve eser bırakması ele alınmakta. İkinci kitabımızda Ali Şir Necati ve Hüseyin Baykara iki yakın arkadaştırlar ve Simurg’a büyük hayallerine ulaşmak için giderler. Nevayi Türkçesi dili oluşturulması ve kendini bu dil ile bulun kışların eserleriyle var olduklarına inanmaları anlatılıyor.
Üçüncü kitabımızda Adil,Zahit,Mehmet ve Yusuf dört arkadaştır. Gerçek mutluluk ve ilmin yayılmasını kendine vazife edinen Yusuf’un yazdığı eser ile günümüzde de etkisinin nasıl devam ettiğini anlatıyor. Dördüncü ve son kitabımızda hak,adalet,örf,adet konularının işlendiği hakikatlerin eşiği kitabının yazılan hikayesinde yaşananlar ele alınıyor. Üçüncü ve dördüncü sınıftan itibaren herkese hitap eden bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Bugün toparlanma günü. Yazlığa geçiyoruz ama yine de kitap okuyarak 2-3 aylık götürüp geri getireceklerimde toplamak daha zevkli. Uyumsuz Defne Kaman’ın Maceraları dört kitaptan oluşuyor. Su, Toprak ve Hava kitapları bitti ama Ateş kitabı henüz çıkmamış. Merakla beklemek düşüyor, bana. Ana karakterimiz Defne Kaman’a nükleer enerji yazısıyla ilgili bir soruşturma açılmıştır. Defne Kaman’a çevre hukukçuları, gazeteciler ve daha birçok kişi destek verir. Kayseri’ye gittiği gün Gevşet Gün kaybolur, duruşmanın olduğu gün Defne kaybolur derken Kam geleceği ile bir iz bırakan Defne’nin yaşadıklarını okuduğumuz, akıcı ve güzel bir kitaptı. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Hepinize güzel bir gün ve hafta diliyorum. Sinan Yağmur - Aşkın Son Ozanı Neşet Ertaş kitabının ve Buket Uzuner - Balık İzlerinin Sesi kitaplarını tavsiye ederim. Kuzguncuktaki evinden ağar topar alınıp askere götürülen bir öğretmenin bu yaşadıklarını kabus, arkadaşlarıysa onun iç savaşa katıldığına inanmasıyla geçen günlerde, annesi ise bir ambulansla gittiğini anlatır. İç savaşın içimizde dışımızda ve hem bireysel hem toplumsal olarak nasıl yaşandığını aşk üçgeni içerisinde anlatıyor. Anlatımı, akış ve dil harikaydı. Çok beğenerek ve severek okudum. Keyifli okumalar. 🏵
Bugünlük son kitap yorumum. Buket Uzuner’in bir kitabını bulamadım.Yarın bulamadığım kitabı bakmak İçin son bir yere daha bakmayı planlıyorum. New York seyir defteri kitabında günlüklerini birleştirip bir gezi kitabı oluşturmuş. Hem biyografi hem gezi bir arada olması ve dili oldukça güzel kullanması hoş olmuş. Tavsiye ederim. 😌
İkinci kitabımızda ise Willy Wonka, çikolata fabrikasını Charlie ve ailesine bırakmıştı. İşlerin nasıl ilerlemesi gerektiğini cam asansöre binerek yaşadığı maceralarla öğrenmesi ele alınmakta. Keyifli, sürükleyici ve içinizdeki çocuğu da mutlu edecek güzel bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bugün üçüncü kitap yorumum ve bir kitap daha paylaşmayı planlıyorum. Kang, yoksulluktan gelip başarılı bir inşaat firmasının sahibi olmaya kadar geçen yaşamı bir mucize gibi ilerler. Kiraz Tepe’de büyüyen Kang, yaşlandığı zaman geri dönmeye karar verir. Çünkü beyninde bir tümör bulunur ve kalan günlerin sakin bir şekilde geçirmek ister. Kendini geniş bir malikaneki eve kapatır ama mahallenin başka planları vardır. Çocukluğuna dair hatıralara dönerken güzel bir öyküye konuk oluyoruz. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Filmini de izlediğim güzel bir kitap. Willy Wonka ismini verdiği bir çikolata fabrikasının sahibidir. Tarifi çalınmak istediği için fabrikayı kapatmıştır ve yıllar sonra çikolatalarına sakladığı beş bilet ile kapılarını tekrar açmaya karar verir. Bu beş çikolatayı bulan çocuklar ve aileleri fabrikada başlarına gelen olaylar anlatılmakta. Her yaştan herkese hitap eden, sarıp sarmalayan güzel bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Karanlık Sırlar ve Ölüm Kitabı isimli filmleri tavsiye ederim. Ayrıca psikoloji paylaşımlarım için instagram uzmklpsikologyagmuronal hesabıma ve yazılarım için http://yagmuronal.com/ siteme bakabilirsiniz. Serinin son kitabını bulamadım ama yine de yazarın kalemini çok beğendim. Defne Kaman, Çorum’a tarihi eser kaçakçılığını araştırmak için gider. Yaptığı araştırmalar sırasında ortadan kaybolan ve kendisinden haber alınamayan Defne Kaman, yine kargaşaya neden olur. Defne Kaman’ı bulmak için vali ve emniyet seferber olur. Defnenin anneannesi Umay, Sahaf Semahat ile Çorum’a gelerek torunu Defneyi arar. Çorum’un ortasına kadar nerden nasıl geldiği belli olmayan bir geyiğin başında bekleyerek ve torunu Defneden haber alıncaya kadar gitmeden bekler. Eşini kaybetmiş ve zorluklar yüzünden toparlanamayan Kemal ise oğlu ile birlikte Umay ninenin yanına gider. Defne ile aralarımda kardeş ilişkisi kurmuştur. Defne ile Karaca ipuçları sayesinde bulunur ve Defne’nin kaybolmasıyla sosyal medya çalkalanır. Defne sayesinde kaçakçılıkta engellenmiş olur. Keyifli ve akıcı bir kitaptı. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? On yıl önce okuduğum kitabı tekrar okumak güzel. Yazarın kalemini çok beğeniyorum. Su,Toprak, Hava ve Ateş dörtlemediniz ilk kitabı. Gazeteci Defne Kaman, akşam Kadıköy’den bindiği vapurda kaybolur ve ailesi kaybolmasının üzerine polise başvurmasıyla başlıyor. Kaybolmayı araştıran komiser Ali Ümit ile sahaf Semahat, ardında iz bırakmadan kaybolan Defne’nin ardında kalan günlüğü ve yararlandıkları Kutadgu Bilig ile Defne’yi ararlar. Defneyi son gören kişiler elinde mizah dergileri olduğunu, neden kaybolduğu hakkında merak içindedirler. Akıcı ve güzel bir kitaptı. Yıllar sonra tekrar okumak çok zevkliydi. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Yazarın daha önce Ben,Robot isimli kitabını okudum. Çok beğenmiştim. Milsa’nın Kitap Kulübünün Haziran ayı kitabı. Açıkçası çok beğendiğimi söylemem. Ben, Robot kitabındaki etkiyi bekledim ama olmadı. Beni baya zorlayan bir kitaptı. Çoğunlukla uzak gelecekte geçmesi ve belirli bir aralıkta geçmemesi beni rahatsız etti. Zamanlar atası düzenlemeler yapan Sonsuzlar, gereli yerlerde minik düzenlemeler yapıyorlar. Gözlemleri saywsinde düzelttikleri ile kötü şeyleri engelleyebiliyorlar. Değişiklikleri hesaplamak İçin bir sürü insan çalışıyor ama son kararı Teknisyenler veriyor.
Ana karakterimiz Andorra, en üst rütbelilerden olan Kıdemlş Bilgistar Twissell’in özel teknisyenidir. Sonsuzlar, herhangi bir yüzyıla göre yetiştirilmiyorlar ve Bağlılıkları bulunmuyor. Çünkü duygusal bağ kurmamaları gerekiyor, kurarsa dengeler bozulacağına inanıyorlar. Yazarın hayal gücü ve kalemi gayet güçlü ve anlatımı güzel ama benim tarzım, okuyacağım bir tür, yazar değil. Bilim kurgu severler için güzel bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Bugünü araştırma, çalışma ve dinlenme günü ilan ettim. Zevkli ve güzel geçen bir gün oldu. Yorumun uzunluğu İçin kusura bakmayın. ☺️ Gustave Flaubert’ten Saf Bir Yürek kitabı kısa klasikler olarak Can Yayınlarından yayımlanmış bir kitap. Akıcı ve anlaşılır bir dil ile her şey dozunda kullanılarak yazılmış olmadı oldukça güzel yapıyor, kitabı. Ana karakterimiz Felicite, askere alınmamak ve gitmemek için zengin bir kadınla evlenen aşkı yüzünden çalıştığı çiftlikten ayrılarak başka bir kentteki dul bir kadının hizmetçisi olan bir kadının hikayesi. Theodore karakterine çok sinirlendim. Çünkü böylesine güzel seçilirken nasıl olurda sırf askere gitmemek için başka bir kadınla evlenirsin? Karşılıksız nasıl bırakır, bir insan; böyle güzel sevilmeyi? Keyifli okumalar. 🌸
İkinci kitabımız yine Can Yayınlarının kısa klasikler olarak
Dördüncü kitabımız Can Yayınları Kısa Klasikler Mark
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Yazarın kalemini ve anlatımını çok seviyorum. Yazarla ilk tanışmam lise sonda oldu ve 10 yıl sonra tekrar kitabını okumak çok güzeldi. Diğer kitaplarını da tekrar okumayı planlıyorum. Annesi ile babası ayrıldıktan sonra yeniden bir düzeni oluştururken babası ve kardeşiyle beraberler yaşadıklarını kitap haline gelmesini istemesiyle ana karakterimizin hikayesine ortak olduğumuz hem eğlenceli hemde dönemini iyi yansıtan bir kitap. Eğlenceli ve güzel kısmı; karakterlerin birbirini anlaması, iletişimleri, birbirlerine destekleri, saygı çerçevesinde birbirlerine yaklaşımlarıydı. Rüya gibi hissettiğimiz ya da hissettiğim, istediğim kısım bu kısımdı. Diğer tarafı ise kimi zaman en sevdiklerimizin kimi zaman kendimizin kendimize kimi zamanda dosttan düşmandan yaşadıklarımızda hayatlarımızın değişmesinin bize kattığı acı tatlı deneyimler. Annesi ile babasının ayrılığı nedeniyle kimseye güvenemeyen ve güvenemeyip için terk edilme korkusu yüzünden hep terk eden Nilsu, annesine olan hayranlığı ve bağlılığı ile kendi ayakları üzüntünde durmaya zorlanan Teoman’ın hikayelerini okurken okuyucuya çok şey katan güzel bir kitap. Sarıp sarmalayan bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta sonu diliyorum. Tartışma havasında geçmesi beni oldukça etkiledi. Başkaldırmak nedir? Bence başkaldırmak, bireylerin birbirini kırmadan, dökmeden, yargılamadan, suçlamadan, bağırmadan ve ben haklıyım, ben doğruyum, ileriyi senden daha iyi görüyorum, görmüş geçirmiş tecrübeliyim demeden dinlemek, anlamaya çalışmaktır. Kısacası çok yönlü bakarak, saygı duyarak kendini anlatmaktır, başkaldırmak. İnatlaşmadan, haklı çıkma çabasına girmeden, deneyimleyerek başkaldırmak. Tarih, sanat, edebiyat, din’e karşı destekleyici ve desteklemeyince araştırmalar ile çok yönlü, derinlemesine araştırılmış; akıcı ve anlaşılır bir dil ile anlatılmış. Ki bu yönüyle kitabı özel, anlamlı ve eşsiz kılıyor. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Yazarımızın Divan Edebiyatı ile yazmasından dolayı kullandığı dil bana biraz ağır gelse de keyif alarak okuduğum bir kitap. 2023 yılı, Sina Çölüne A-71 uçağı düşer. Yolcuların bazıları gizli ve esrarengiz ilişkiler ağının parçasıdır. Değiştirilmek istenilen dünyanın kodları, nano teknolojinin hakimiyeti, gizli alışverişlerin olduğu düzende Viyana kuşatmasından 2023’e, 2023’ten 2071’e uzanan hikayemiz akıcı ve sürükleyici olarak, dili fazla zorlaştırılmadan kullanılması güzel olmuş. Nanoteknoloji, kodlar üzerinde araştırma isteği uyandıran bir kitap oldu. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Robot kavramını geniş kapsamlı ve farklı açıdan ele alan bir kitap. Teknolojinin bizi esir aldığını düşündüğüm için güzel bir kitap oldu. Fazlasıyla gelişmiş olan teknoloji, biz insanların birçok konuda gerçekleşmesini sağlayacak şekilde tasarlanmış robotlarda çıkan problemlerin farklı ve karmaşık hale gelmesini ele alıyor. Garsondan bakıcısına, öğretmeninden doktoruna birçok çeşidi olan robotlarla beraber insanlığın da değişimi anlatıyor. Üç kural ile çalışan robotlar, insanları mükemmel bir şekilde sınar. İnsan nedir ve insanlığın sonu mu geldi sorularına cevap bulduğumuz güzel bir kitap. Akıcı ve sürükleyici bir kitap. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. İlber Ortaylı- Zaman Kaybolmaz kitabını tavsiye ederim. İlber Ortaylı’nın kendi biyografisini röportajla okuduğumuz bir kitap. Dün benim için çok verimli geçti. Çok merak ettiğim İlber Ortaylı’nın biyografisi, Adalet Ağaoğlu - Üç Beş Kişi kitabını ve alanım ile ilgili bir kitabı okudum; danışmanlarımla, sporla geçti. Bugün sabah dolmuşta okuduğum ve kitabın etkisinde kalarak çalışmak güzeldi. Çünkü kitaptaki birçok yeri terapi seansımda kullanmak çok faydalı oldu. Teknoloji bağımlılığı, kendimizi hem kendimize hem topluma beğendirme çabası, güzellik algısı, doğruluk algısı gibi birçok kavram üzerinde detaylı bilgiyi karmaşıklaştırmadan nokta atışları ile vermiş. Beklediğimin üstünde bir kitaptı. 10 üzerinden 15 veririm. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Güzel bir hafta diliyorum. Yazarımızın Dar Zamanlar serisi ile tanımıştım ve bu kitabını da çok beğendim. 1983 yılına Eskişehir’de yaşayan Sakarya ve Kaymazlı ailelerinin fertlerinin üzerinde gelişen olaylara gidiyoruz. Emin sol görüşe yakınken, kızı Türkan’ın evlendiği Ahmet Demokrat Pari milletvekillerindendir. Bundan dolayı Emin Bey kızının evlenmesine Rıza göstermez. Türkan ve Ahmet’in Kosmet ve Murat adında iki çocuğu olur. Bu iki kardeşin hayatına Ufuk ve Kardelen adında iki kişi girer. Ufuk gözü pek biridir ve Kardelen, annesi olmadığı İçin babası ile kardeşlerine bakar. Kısmet ile Ufuk birbirinden hoşlanırlar ve Kardelen ile Murat’ta birbirlerinden hoşlanır. Ufuk cinayete karıştığı İçin Kısmet ve Kardelen için kötü bir söz konusu iken Murat’ta kendisinden büyük birisine inanarak İstanbul’a gider. Selmin iyi birisi olarak anılmadığından dolayı evde hızurszuluk çıkar, Murat’ı İstanbul’a götürdüğü için. Yıllarca Selmin’e bağlı yaşatan Murat, Selmin’in davranışlarından bıkar ve terk eder ama Selmin’in davranışları yüzünden Murat depresyona girer. Kısmet, bunlar yaşanırken Orhan’la evlenir ama mutsuz olduğu İçin boşanır. Ve Murat’a İstanbul’a geleceğini söyler. Murat, Kısmet’in geleceğini öğrenince mutsuz olur ve Ufuk’u bulmaya giderken aklından türlü türlü senaryolar yazar. Gar’a gittiğinde hayatı ve geçmişiyle iligili detaylı düşünür. Her şeyin çözümünün ölmek olduğunu düşünerek trenden kendini boşluğa atarak intihar eder.
Dolmuş sahnesiyle başlatıp, geçmişe doğru giderek anlatan bir kitap. Bazı yerleri rahatsız edici olsa da gayet başarılı bir kitap olmuş. Dönemi oldukça iyi yansıttığını düşünüyorum. Okurken kendinizi o dönemde hissediyorsunuz. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? İntihar’ı toplumsal değil, bireysel olarak ele alan ve edebiyatla birleştirerek inceleyen, onları anlamaya çalışması ve birçok teori ile açıklamaya, daha derin bir ilişki kurmaya çalışmasını okuduğumuz güzel bir kitap. Tavsiye ederim. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Serinin ilk kitabı ve seri olduğunu bilmeden okudum. Serinin ilk kitabı Yerdeniz Büyücüsü (Yerdeniz I), ikinci kitabı Atuan Mezarları (Yerdeniz II), üçüncü kitabı En Uzak Sahil (Yerdeniz III), dördüncü kitabı Tehanu (Yerdeniz IV), beşinci kitabı Yerdeniz Öyküleri (Yerdeniz V) ve altıncı, son kitap Öteki Rüzgar (Yerdeniz VI). Ged,Vetch, Ogion, Jasper,Serret, Benderesk, Skiorh ana karakterlerimiz. Doğuştan üstün büyücülük yeteneklerine sahip Ged -ki kendisine hayran kaldım-, teyzesinden aldığı eğitimler ile kendini köyünde büyü konusunda geliştirir. Köyüne saldırı olunca düşmanlarını sis büyüsü ile alt edip içdeniz adalarında ünlü olur, tıpkı youtube ünlüleri gibi. Daha sonra büyücülük okulundan davet alır. Bana Harry Potter serisini hatırlattı. Büyücülük okulunda bir ifşa çekişmesi sonucunda ruh çağırmaya çalışır ve karanlık diyardan bir gölgeyi çağırır. Daha sonra tek amacı bu gölgeyi tekrar ele geçirip karanlık diyara göndermek olur. Bu süreçte oldukça tuhaf olaylar yaşar. Bu kitapta Ged’in Ejderhalar, Gölge ve karanlık varlıklar ile olan mücadelesini okuduğumuz akıcı, sürükleyici ve güçlü kalemiyle kendini daha ilk andan içinde bulduğum, bulacağınız bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bibliosmia Kitap Kulübünün Haziran ayı kitabını okumuş bulunmaktayım. Hem heyecanla başladığım hemde Romeo ve Juliet kitabının etkisini beklediğim bir kitaptı. Başta güzeldi ama ortalarından itibaren beğenmediğim bir kitap oldu.
İlk öncelikle karakterlerimizi tanıtayım; Britanya Kralı Lear, kralın büyük kızı Goneril, kralın ortanca kızı Regan, kralın küçük kızı Cordelia, Gonorol’in kocadı Albany Dükü, Regan’ın kocadı Cornwall Dükü, Cordelia’non taliplerinden Burgundi Dükü ve Fransa Dükü, Caius olarak kılık değiştiren Kent Kontu, Gloucester Kontu, Glouster Kontunun büyük oğlu Edgar (kılık değiştirip Tom olur), Glouster Kontu’nun gayrimeşru oğlu Edmund, Yaşlı Adam, Glouster’ın uşağı Curan, Lear’ın Soytarısı, Cordelia ile ilgilenen doktor, Cornwall’ın üç hizmetçisi, Gonoril’in kahyası Oswald, üç kaptan, bir şövalye, bir haberci, bir ulak, askerler, hizmetliler, soylular ve diğer figüranlar.
Birinci bölümde Lear’ın yaşlanması öne sürülerek ülkeyi üç kızı arasında paylaştırılması kararıyla başlıyor. Bu paylaşımın eşit ve adil olması için bir sınava tabii tutan kralımız, kızlarının kendisini ne kadar sevdiklerini söylemesini ister. Büyük ve ortanca kızları sevgilerini abartılı süslü laflarla ifade ederek kendilerini kanıtlar ama küçük kızı gerçek sevginin abartılı süslü laflarla anlatılmayacağına inandığı İçin cevap vermez ve Lear buna sinirlenerek, küçük kızını evlatlıktan reddederek iki kızına böler. Küçük kızı savunan Kent Kontunu ise sürgün eder. Büyük ve ortanca kızlar hakimiyeti sınırlandırmak İçin Lear’ın askeri ve idari gücünü kısıtlar ve Lear’ı kapı dışına etmesiyle Lear aklını kaçırır. Burada ‘iyi olmuş,hak ettin’ diyerek Lear’a söylemdim. Beğendiğim kısım buraya kadardı. Çünkü devamını anlatım ve ilerleyiş yönünden beğenmedim.
İkinci kısımda Edmaund sahte mektuplar ve yalanlarla babasının kandırarak Edgar’ın onu devirmek istediğine inandırır. Edgar’ı saf dışı bırakarak idareyi ele alan Edmund, Lear’a yardım eder. Kendi çıkarları için Gloucester, Regan ve Goneril arasındaki gerginliği kullanarak babasını hain ilan ettirir. Gloucester’ın gözlerini oydurarak sokağa atan, Lear’ın kızları iken Vornwall’ı öldüren Gloucester’ın hizmetlisidir. Lear’ın öcünü almak İçin ordu gönderen Fransa kralı işleri daha da karıştırır. Lear ile Vordelia barışır ama esir alınırlar. Birçok olaydan sonra krallık Albany, Kent ve Edgar’a kalır.
Yazarımız için nedense önemli çözüm yöntemi ölüm. Ölüm’ü normalleştiriyor. Bu kadar entrikaya, öldürmeye, sevgiyi test etmeye ne gerek var,acaba? İşler başka şekilde çözülemez miydi? Mecbur kalmadıkça ya da ilgimi çok çekmediği sürece yazarımızı okur muyum? Kesinlikle hayır… Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Dün akşam Bibliosmia Kitap Kulübünün Mayıs ayı kitabı tartışması vardı ama yağmur öyle fazla yağdı ki görüntü ve seste sorun yaşayıp yazarak söylemek zorunda kaldım ve sabah işlerim nedeniyle erken çıkmak zorunda kaldım. (Alerji nedeniyle bir kontrol ve Online seans nedeniyle erken evden çıktım) 🙈Katılamadığım için çok üzgünüm ama Mehmet Rauf’un Halas kitabı gerçekten bir harikaydı. Kesinlikle tavsiye ederim. Bu ay Bibliosmia Kitap Kulübünde William Shakespeare’dan Kral Lear kitabını okuyoruz. Okuyunca sizinle paylaşacağım. Kitabımıza gelince, bana hediye olarak gelen bir kitaptı. Bu konuşa Giresun Çalıkuşu Kitabevi’ne çok teşekkür ederim. ☺️ Birçok saygın edebiyat ödülüne layık görülmüş bir yazar ve yazardan okuduğum ilk kitap. Kitabımızı ise sabah dolmuşta okudum. Dolmuşun dolması ve gitmesi yaklaşık 40-45 dakika sürdüğü için yolda kitap okumak. Günümüzün Gustave Flaubert’i olarak Fransa’da anılan yazar, ilk biyografi kitabını dünyaca ünlü besteciyi yani Maurice Ravel’in trajedilerle dolu hayatının don on yılını biz okuyucularla buluşturuyor. Bolero adlı eserin bestecisi Ravel, alzheimer olması bedeniyle düşüncelerini ifade etmekte zorlanan, hafıza ve uyku problemleri yaşayan biri haline dönüşmesini ve geçirdiği trafik kazasıyla yaşamının geri kalanını tamamen değiştirmesini ele alıyor, yazar. Kitap öyle bir sizi içine alıyor ki sanki ana karakterle beraber aynı anda her şeyi yaşıyormuş gibi hissediyorsunuz. Akıcı ve güzel, saran bir şekilde anlatılması gayet hoş olmuş. Tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Çocuklar, içindeki çocuğu yaşatanlara ve matematik seven sevmeyenler, herkes için güzel bir kitap. Pinokyo’ya arkadaş gelen Elvira, beraber kulla tiyatrosuna başlarlar ve kurtarmak zorunda oldukları kuklalar İçin eğlenceli matematik tiyatrosu başlatırlar. Her bir matematik sorusunu bilen ve ‘biliyorum’ parolasını söyleyen kuklaların sahibi olur. Keyifle çözeceğiniz matematik soruları bulunmakta. Çizimler ve anlatım oldukça güzeldi. Okurken içimdeki çocuğa sarıldım, sanki. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Serinin son kitabı. Sanki sondan başa gidiyormuş hissi verdi, bana. Çünkü eşi ve çocuğu hayatta. Onları istemeye istemeye iş işin yalnız bırakmıştır. Adli antropolog olarak bir cinayeti incelemeye gider. Yaptığı araştırmada, sekiz yıl önce Monk isimli karakterin ergen yaştaki çocuk kurbanların cesetlerini araştırma ile ilişkili olduğunu fark eder. Katilin; David Hunter, David Hunter’ın ailesiyle ve çevresiyle ilişkisi neydi? Seriyi tavsiye ederim. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Hepinize güzel bir hafta diliyorum. Akıcı ve sürükleyici bir serinin üçüncü kitabı. Serinin son kitabına bugün başlayacağım. Masaya bantlanmış bir ceset ve başı kesilmiş bir köpeğin katilini ararken buluyoruz,kendimizi. Bu nasıl bir caniliktir ki öldürüp masaya bağlıyorsun ve bir köpeğin başını kopartıyorsun? İnsanız, hata yaparız ve hatadan ders alır, kendimizi düzeltiriz ve yeni bir başlangıçla, kendimizi düzelterek, ders almış olarak devam ederiz ama bunu aklım almıyor. Hele ki ortada bir sebep ve gerekçe yokken birini öldürmek? Cesedi yiyerek hayatta kalan canlılar, iz peşinde olan ve işini hakkıyla yapanlara karşılık bir an önce işi kapatmak İçin önem vermeden işini tapan, kibirli kişilerle karşılaştığımız bir kitap. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Serinin ikinci kitabı ve ana karakterimiz tüm seri boyunca David Hunter. Eşinin ve çocuğunun kaybından sonra yeniden birisini sever ama sevdiği kadınla ve peşini bırakmayan geçmişiyle birlikte Londra’da olmadı gerekirken bir cinayetin gizemini çözmeye Hebrides’e gider. Bir adli tıp uzmanı olarak, tüm çakışma hayatı boyunca birçok vahşice ölüme tanık olmuştur ama böylesi ile ilk kez karşılaşmıştır. Hiçbir hasar almadan ve hasar vermeden nasıl ölünür, öldürülür? Hemde kimliği belinemesin diye nasıl takışır, bir insan? Yerel polis bunu bir kaza olarak göstermek istese de ana karakterimiz bir cinayet olduğunu ve katili bulmak için uğraşır. Wulf Dorn ve Sebastian Fitzek’ten sonra okuduğum en iyi kitaplardan biri. Tabii ki Christopher Range, Ahmet Ümit ve Agatha Christie kitaplarının bende yeri ayrı ama bu üç yazarın da artık bende yeri ayrı. Sürükleyici, akıcı, yalın bir anlatımla anlatılması güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Güzel bir hafta sonu diliyorum. Dört kitaplık serinin ilk kitabı. David Hunter, hem ana karakterimiz hemde Londra’daki hayatından, adli tıbbın yorumu temposundan ve bir olaydan kalan biridir. Her gece rüyasında ölen eşini ve kızını gören David Hunter, Norfolk’ta doktorluk yapmaya başlar. Burada her ne kadar kaçmaya çalışsa da başaramaz. Ormanda bir kadın cesedi ve katilin ardında bıraktığı izi bulur. Kendini uzak tutmak istese de başaramaz. Keyifli ve akıcı, sürükleyici bir kitaptı. Serinin diğer kitaplarını da merakla okuyacağım. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Pdf de olsa yazarın son kitabını okudum. Akıcı ve sürükleyici idi. Beni şaşırtan kısmı, kitabın sayfalarının ve bölümlerin sondan başa gitmesi idi. Başta bir yanlışlık var diye düşündüm ama yokmuş. Diğer kitaplarında olduğu gibi sağ gösterip soldan vurduğu bir kitap olmuş. Anlatımını ve kalemini çok beğendiğim bir kitap oldu. Yazarın diğer kitaplarında olduğu gibi hastalıklı bir katil var. Çocuklar ile saklambaç oynuyor ama bu oyuna kendi hastalıklı kurallarını da dahil ediyor. Katil kaçırdığı her çocuğun annelerini öldürüyor ve bir anne arşında kronometre bırakıyor. Bu kronometre 45 dakika 7 saniyeden geri sayıyor. Bu süre içinde çocukları sakladığı yeri bulup bulması gereken bir baba var. Baba, bu sürede çocuğu bulamazsa çocuk öldürülecek ve sol gözünü çıkaracaktır. Bu nedenle katile göz Koleksiyoncusu denmektedir.
Zorbaca bir polistir ve yaşadığı olaydan sonra gazetecilik yapmaya başlamıştır ama olayları telsizi ile takip ediyor. Son yazısı ise Göz Koleksiyoncusu ile ilgilidir. Yazdı dizisini ise hem eski meslektaşlarından aldığı bilgiler hemde tecrübesi ile hazırlamaktadır. Telsizden duyduğu ile olay yerine gider. Olaylar ters gider ve Zorbach kendini olayların içinde bulur. Hem kaçmak zorunda hemde olayı çözmek için uğraşır, Zorbach. Zorbach’ın en büyük yardımcısı kör bir fizyoterapistler. Bu fizyoterapist göz koleksiyoncusunu gördüğünü söyler. Kör bir insan nasıl görebilir? Fizyoterapist, insanların geçmişini gördüğünü söyler. Fizyoterapist ile iyi bir ikili olup çözmeye çalışır. Kronometre hem karakterler hemde biz okuyucular için akmaktadır. Tavsiye ederim i. Keyifli okumalar. 🌸
Nasılsınız? Yazarımızın elimde olmayan tek kitabı Göz Koleksiyoncusu idi ve PDF’ini buldum. Ara vereyim diye düşündüm ama bu hafta içerisinde okumayı planlıyorum. Kitabımız adını ana karakterimizden almış. Ölümcül bir virüs nedeniyle kimse bir yere gidemez ve gitmek isteyenler ise illegal yollardan gitmeye çalışır. Bu illegal yoldan gidenlerin ve yalanları okuduğumuz gerilimi çok fazlasıyla yaşadığımız, akıcı ve sürükleyici bir kitap. Yazar psikoloji ile kısmı çok güzel araştırmış. Araştırmaları ile karakterleri çok iyi oluşturmuş ve o psikolojilerini çok iyi oturtmuş. Tavsiye ederim. Wulf Dorn isimli yazarın kitapları gibi güzeldi. Keyifli okumalar. 🌸
